Tom şehirdeki en etkili kişiydi.
- Tom was the most influential person in town.
O, Demokratik Parti'nin prestijli ve etkili bir üyesidir.
- He is a prestigious and influential member of the Democratic Party.
O, ilaç dünyasında çok nüfuzlu.
- He is very influential in the world of medicine.
Tom o kadar nüfuzlu değil.
- Tom isn't that influential.
... something even more influential. ...