Tom'un ne teklif etmek zorunda olduğuna bakalım.
- Let's see what Tom has to offer.
O, polise para teklif etmek nedeniyle hapis cezasına çarptırıldı.
- He was jailed for offering money to the police.
Onun şirketi halka arz hisse sattığında Tom milyarder oldu.
- Tom became a billionaire when his company sold shares in an initial public offering.
Bir öneri sunmak istiyorum.
- I'd like to offer a proposal.
O kadar mutluydum ki teşekkürlerimi sunmayı unuttum.
- I was so happy that I forgot to offer my thanks.
İstenen fiyattan% 30 daha düşük teklif ettim.
- I offered 30% less than the asking price.
Biz bu yeni ürünleri liste fiyatının % 20 altında sunabiliriz.
- We can offer these new products at 20% below list price.