Kyoto'da çok sayıda üniversite var.
- There are numerous universities in Kyoto.
Umutlu olmak için çok sayıda sebep var.
- There are numerous reasons to be hopeful.
Tom sayısız kanunu çiğnedi.
- Tom broke numerous laws.
Dan, Linda'yı sayısız kez aramaya çalıştı.
- Dan tried to call Linda numerous times.
Birçok ülke nükleer silahsızlanma anlaşmasını imzaladı.
- Numerous countries have signed a nuclear disarmament agreement.
Aldığımızdan beri evde birçok iyileştirmeler yaptık.
- We have made numerous improvements to our house since we bought it.
Kyoto'da çok sayıda üniversite var.
- There are numerous universities in Kyoto.
Umutlu olmak için çok sayıda sebep var.
- There are numerous reasons to be hopeful.