increased to

listen to the pronunciation of increased to
Englisch - Türkisch
yükseldi
increased
artmış

Yaşamanın maliyeti şiddetle artmıştır. - The cost of living has increased drastically.

Son zamanlarda bu ürün için talep arzdan daha hızlı artmıştır. - Recently the demand for this product has increased faster than the supply.

increased
yükseltilmiş
increased
arttırılmış

Fransız parfümleri üzerindeki vergiler, ABD'de arttırılmıştır. - Taxes on French perfumes have been increased in the United States.

increased
{f} arttır

Onlar Tom'un dozajını arttırdılar. - They've increased Tom's dosage.

İş gücümüzü arttırdık. - We've increased our manpower.

increase to
artırmak için
Englisch - Englisch
increased to

    Silbentrennung

    in·creased to

    Türkische aussprache

    înkrist tı

    Aussprache

    /ənˈkrēst tə/ /ɪnˈkriːst tə/
Favoriten