Yabani kuşları izliyorum.
- I am watching wild birds.
Bir kütüğün altında bazı yabani mantarlar buldum.
- I found some wild mushrooms under the log.
Bazı vahşi kediler komşumun evinin altında yaşarlar.
- Some wild cats live under my neighbor's house.
Vahşi Jaguarlar hakkında rüya gördü.
- She dreamt about wild jaguars.
Bütçe hatalı ve gerçek dışı görünüyor.
- The budget appears to be inaccurate and unrealistic.
Oturma odasının duvar saati yanlış.
- The wall clock of the living room is inaccurate.
Bunun yanlış olduğuna inanıyorum.
- I believe this is inaccurate.
Bölge, manzarası ve yaban hayatı ile ünlüdür.
- The area is notable for its scenery and wildlife.
Tom bir yaban hayatı sığınma evi yaratmak için mülkünü bağışladı.
- Tom donated his estate to create a wildlife sanctuary.
Bütçe hatalı ve gerçek dışı görünüyor.
- The budget appears to be inaccurate and unrealistic.
Tüketici fiyat endeksi çılgınca dalgalanıyor.
- The consumer price index has been fluctuating wildly.
Kalbi çılgınca çarpıyordu.
- His heart was beating wildly.
Parti oldukça tenhaydı.
- The party was pretty wild.
The novice archer fired a wild shot and hit her opponent's target.
Well, I suppose you could say the weatherman was wide of the mark again then!.
... is inaccurate. ...