in the utmost degree, greatly, very

listen to the pronunciation of in the utmost degree, greatly, very
Englisch - Türkisch

Definition von in the utmost degree, greatly, very im Englisch Türkisch wörterbuch

extremely
had safhada
extremely
aşırı boyutta
extremely
yoğun ölçüde
extremely
fazlaca
extremely
yoğun olarak
extremely
(Politika, Siyaset) uç noktada
extremely
aşırı miktarda
extremely
ziyadesiyle

Biz ziyadesiyle mutluyuz. - We're extremely happy.

extremely
son derece

Onların cihazı son derece gelişmiş. - Their equipment is extremely advanced.

Dinamit balıkçılığı resif ekosistemler için son derece tahrip edicidir. - Dynamite fishing is extremely destructive to reef ecosystems.

extremely
çok

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir. - Difference between the past, present, and future is nothing but an extremely widespread illusion.

Ton son derece çok bilmiş. - Tom is extremely sophisticated.

extremely
aşırı derecede

Bu onun için aşırı derecede zordur. - This is extremely hard for him.

Mary aşırı derecede çekici. - Mary is extremely attractive.

extremely
fazlasıyla

Mary fazlasıyla çekici. - Mary is extremely attractive.

extremely
aşırı

Tom, aşırı gergin görünüyor. - Tom looks extremely nervous.

Mary aşırı derecede çekici. - Mary is extremely attractive.

extremely
z. aşırı derecede
Englisch - Englisch
{a} extremely
in the utmost degree, greatly, very
Favoriten