in the next house; neighbor; in the same neighborhood

listen to the pronunciation of in the next house; neighbor; in the same neighborhood
Englisch - Türkisch

Definition von in the next house; neighbor; in the same neighborhood im Englisch Türkisch wörterbuch

next door
bitişikte

Tom bitişikte yaşayan adamla geçinemiyor. - Tom doesn't get along with the man who lives next door.

O bizim bitişikte yaşadı. - She lived next door to us.

next door
yandaki evde

Dün gece yandaki evde bir yangın çıktı. - Last night a fire broke out in the house next door.

Yandaki evde kim yaşıyor? - Who lives in the house next door?

next door
kapı komşu

Tom kapı komşusu kızla evlendi. - Tom married the girl next door.

Tom bizim kapı komşumuz. - Tom is our next door neighbor.

next door
bitişik

O bizim bitişikte yaşadı. - She lived next door to us.

O, bize bitişik yaşıyor. - He lives next door to us.

next door
kapı komşu, yakın
next door
yandaki kapı
next door
bitişik oda
next door
bitişik komşu

Tom'un bitişik komşu olduğunu bilmiyordum. - I didn't know Tom was next door.

O bizim bitişik komşumuz. - He is our next door neighbor.

Englisch - Englisch
next door