Tom yukarıdan geçen helikopterleri duyabiliyordu.
- Tom could hear helicopters overhead.
Ocak ayında ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre % 20 yukarıdaydı.
- Exports in January were up 20% over the same period of last year.
Tom şapkasını gözlerinin üzerine aşağıya indirdi.
- Tom pulled his cap down over his eyes.
Ben vardığımda parti neredeyse bitmişti.
- The party was all but over when I arrived.
Gösteri neredeyse bitmişti.
- The performance was almost over.
Kızının ölümü üzerine ağladı.
- He wept over his daughter's death.
Hızlı kahverengi tilki tembel köpeğin üzerine atlar.
- The quick brown fox jumps over the lazy dog.
Bir bakıma, Susie anneme benziyor.
- In a way, Susie seems like my mother.
Bir bakıma, hatalısın.
- In a way, you're wrong.
Sevdiğin birinin kaybına çok uzun süre ağlama.
- Don't mourn over the loss of your loved one too long.
Bayan Klein 80 yaşın üzerinde, ama hâlâ çok aktif.
- Mrs Klein is over 80, but she's still very active.
Nalokson morfin türevi ilaçların aşırı dozunun etkilerini tersine çevirebilen hayat kurtarıcı bir ilaçtır.
- Naloxone is a life-saving drug that can reverse the effects of an opioid overdose.
Tom şimdi baştan başa sözleşmeyi okuyor.
- Tom is reading over the contract right now.
300'ü geçkin insan tutuklandı.
- Over 300 people were arrested.