in some place or other, in being

listen to the pronunciation of in some place or other, in being
Englisch - Türkisch

Definition von in some place or other, in being im Englisch Türkisch wörterbuch

somewhere
bir yerde

Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm. - I saw her somewhere two years ago.

O, burada bir yerde yaşıyor. - He lives somewhere about here.

somewhere
bir yer

Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz. - You know that two nations are at war about a few acres of snow somewhere around Canada, and that they are spending on this beautiful war more than the whole of Canada is worth.

Bir yere gideceğimizi düşünmüştüm. - I thought we were going to go somewhere.

in some place
bir yerde
somewhere
herhangi bir yerde

Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim. - I have Tom's address somewhere.

somewhere
bir yere

Avrupa'da bir yere gitmek istiyorum. - I want to go somewhere in Europe.

Bir yere gideceğimizi düşünmüştüm. - I thought we were going to go somewhere.

somewhere
bir

Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz. - You know that two nations are at war about a few acres of snow somewhere around Canada, and that they are spending on this beautiful war more than the whole of Canada is worth.

Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm. - I saw her somewhere two years ago.

somewhere
bir yere/bir yerde
somewhere
z. bir yerde; bir yere; bir yer: Let's go somewhere. Bir yere gidelim. That's somewhere in Thrace, isn't it? Trakya'da bir yerde, değil mi?
Englisch - Englisch
{a} somewhere
in some place
somewhere
in some place or other, in being
Favoriten