Yağmur yağma ihtimaline karşı ceketini al.
- Take your coat in case it rains.
Nakliyatın gecikme ihtimaline karşı özel gecikme sigortamız var.
- In case the shipment is delayed, we have special delay insurance.
Gelemediği takdirde, onun yerini almak zorunda kalacaksınız.
- You'll have to take his place in case he can't come.
Yangın olduğu takdirde bu butona bas!
- Push this button in case of fire!
Beni aramak istersin diye telefonumu bırakacağım.
- I'll leave my number in case you want to call me.
Yağmur yağmaya başlar diye yanına bir şemsiye al.
- Take an umbrella with you in case it begins to rain.
Yangın durumunda, bu düğmeye basın.
- In case of fire, press this button.
Yangın durumunda, çanı çal.
- In case of fire, ring the bell.
In case of emergency, break glass.
... that doesn't help folks who don't have for one case that's why tomorrow I will ...