Onun söylediği bir anlamda doğru.
- What she says is right in a sense.
Onun söyledileri bir anlamda doğrudur.
- What he said is true in a sense.
Bir bakıma, yanılıyorsun.
- In a sense, you are wrong.
Bir bakıma, o klübe katılmayı reddetmekte haklısın.
- In a sense you are right in refusing to join that club.
Bir bakıma, Susie anneme benziyor.
- In a way, Susie seems like my mother.
Sizin fikirleriniz bir bakıma doğru.
- Your opinions are right in a way.