in favor of

listen to the pronunciation of in favor of
Englisch - Türkisch
tarafında olarak
lehinde

Bir bütün olarak ulus, siyasi reformun lehinde. - The nation as a whole is in favor of political reform.

O, herkes için eşitliğin lehindeydi. - He was in favor of equality for all.

lehine

Konuşma onların sosyal hareketinin lehineydi. - The address was in favor of their social movement.

2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır. - In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.

emrine
-in lehinde, -in lehine, -den yana, -in taraftarı
pro
yerinde

Yerinde olsam, muhtemelen aynı şeyi yapardım. - In your position, I'd probably have done the same thing.

Yerinde olsam, ona evlenme teklif ederim. - If I were you, I would propose to her.

pro
için

Yönetici ve moderatörler en iyi dil aracı Tatoeba Project için çalışıyorlar. - Administrator and moderators are working for the best language tool, Tatoeba Project.

GDO'lu ürünler insan hayatı için tehlikelidir. - Products with GMO are dangerous to human life.

pro
yerine geçen

Profesör Rosa'nın yerine geçen öğretmen Arjantinlidir. - The teacher who substituted for professor Rosa is from Argentina.

in favour of
lehinde
in favour of
taraftar olmak
in favour of
lehine

Onlar Bay Jones lehine oy vereceklerine ikna oldular. - He is convinced that they will vote in favour of Mr Jones.

pro
taraflar
in favour of
yanında
pro
yandaş
pro
lehinde

O, teklifin lehinde oy verdi. - He voted for the proposal.

Önerinin lehinde mi yoksa aleyhinde misin? - Are you for or against the proposal?

pro
orospu
pro
destekleyen fikir
be in favor of
lehine olmak
in favor
lehle
pro
önek ... taraftarı, ... yanlısı, -in tarafını tutan: He´s pro-French. 1. O, Fransızların tarafını tutuyor. 2. O, Fransızcadan yanadır
pro
lehte olanlar
pro
dili profesyonel atlet
pro
fahişe

Brush'ın annesinin bir fahişe olduğunu duydum. - I heard that Brush's mother is a prostitute.

Almanya'da fahişelik yasaldır. - Prostitution is legal in Germany.

pro
taraftarı
pro
yanlısı

Nagasaki yanlısı bir futbol takımı kuralım. - Let's put together a pro-soccer team for Nagasaki!

pro
yanında

Bu ürünü küvet, lavabo, duş, yüzme havuzu ya da su ve rutubetin olduğu başka herhangi bir yerin yanında kullanmayınız. - Do not use this product near a bathtub, sink, shower, swimming pool, or anywhere else where water or moisture are present.

O, eğitimin yanında temel sorundur. - That is the principle problem next to education.

pro
lehte oy/profesyonel
Englisch - Englisch
for; in support of; approving, supporting

Many people are in favor of capital punishment.

pro
for, in support of, approving, supporting
in favour of
In defence or support of; on behalf of; on the side of. to be in favour of: to be on the side of, to be disposed to support or advocate
in favour of
in support or to the advantage of
in favour of
to be replaced by
in favor of

    Silbentrennung

    in fa·vor of

    Türkische aussprache

    în feyvır ıv

    Aussprache

    /ən ˈfāvər əv/ /ɪn ˈfeɪvɜr əv/

    Videos

    ... ROMNEY: Yeah, I'm not in favor of new pieces of legislation on ' on guns and taking guns ...
    ... not in favor of a $5 trillion tax cut. That's not my plan. My plan is not to put in place ...
Favoriten