Tom yaklaşık olarak benimle aynı yaşta.
- Tom is approximately the same age as me.
O yaklaşık olarak üç saat sürecek.
- It'll take approximately three hours.
Tamamen yanlış olmasındansa üç aşağı beş yukarı doğru olması daha iyidir.
- It's better to be approximately right than completely wrong.
Tom belli belirsiz mahcup görünüyordu.
- Tom looked vaguely embarrassed.
Bu bana belli belirsiz tanıdık geliyor.
- That sounds vaguely familiar.