Englisch - Türkisch
Definition von in action; at one's place of employment im Englisch Türkisch wörterbuch
- at work
- çalışırken
Tom çalışırken Fransızca konuşmak zorunda.
-Tom has to speak French at work.
Tom bir barmen olduğu için, o her gün çalışırken bir buz kıracağı kullanır.
-Since Tom is a bartender, he uses an ice pick every day at work.
- at work
- iş başında
Tom hâlâ iş başında olmalı.
-Tom should still be at work.
Çalışma odasında hâlâ iş başında.
-He is still at work in the workroom.
- at work
- işte
Dün gece fazla uyuyamadım bu yüzden bütün gün işte uyukluyordum.
-I didn't get much sleep last night so I was nodding off all day at work.
Evde mi yoksa işte mi daha fazla zaman harcarsın?
-Do you spend more time at home or at work?
Relevante Übersetzungen
Englisch - Englisch
Definition von in action; at one's place of employment im Englisch Englisch wörterbuch
- at work
in action; at one's place of employment
Silbentrennung
in action; at one's place of em·ploy·mentAussprache
Resimler
Favoriten