in a heavy manner, slowly

listen to the pronunciation of in a heavy manner, slowly
Englisch - Türkisch

Definition von in a heavy manner, slowly im Englisch Türkisch wörterbuch

heavily
ağır bir biçimde
heavily
ağırca
heavily
ağır

Onlar ağır silahlı mıydı? - Were they heavily armed?

Benim karaciğerim ağır biçimde hasar görmüştür. - My liver is heavily damaged.

heavily
çok

Dün çok yağmur yağdı. - It rained heavily yesterday.

Tom Mary ile tanışmadan önce, çok içerdi. - Before Tom met Mary, he drank heavily.

heavily
aşırı derecede

Aşırı derecede yağmur yağıyor. - It is raining heavily.

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz. - The future of our company is at stake. We have been heavily in the red for the last couple of years.

heavily
ağır şekilde

Ağır şekilde sakinleşmiştim. - I was heavily sedated.

Bina yangında ağır şekilde hasar gördü. - The building was heavily damaged by fire.

heavily
şiddetle

Otobüs yukarı ve aşağı şiddetle sarstı. - The bus rocked heavily up and down.

Ne kadar şiddetle kar yağarsa yağsın gitmek zorundayım. - No matter how heavily it snows, I have to leave.

Englisch - Englisch
{a} heavily