in a free manner; without restraint or compulsion; abundantly; gratuitously

listen to the pronunciation of in a free manner; without restraint or compulsion; abundantly; gratuitously
Englisch - Türkisch

Definition von in a free manner; without restraint or compulsion; abundantly; gratuitously im Englisch Türkisch wörterbuch

freely
serbestçe

Bu, onları bir ders kitabı için, bir uygulama için, bir araştırma projesi için, her şey için yeniden serbestçe kullanabileceğin anlamına gelir. - This means you can reuse them freely for a textbook, for an application, for a research project, for anything!

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir. - Everyone has the right to take part in the government of his country, directly or through freely chosen representatives.

freely
özgürce

Sorunu özgürce tartıştık. - We discussed the problem freely.

Onlar onun özgürce konuşma hakkını destekledi. - They supported his right to speak freely.

freely
azade
freely
kısıtlanmadan
freely
açıkça
freely
çekinmeden
freely
saklamadan
freely
engellenmeden
freely
seve seve
freely
rahatça

Sami cezaevinde rahatça dolaşabilirdi. - Sami could move freely around the prison.

freely
dobra dobra
freely
bolca/serbestçe
freely
rahat bir şekilde
freely
bağımsız olarak
freely
z. serbestçe
Englisch - Englisch
freely
in a free manner; without restraint or compulsion; abundantly; gratuitously

    Silbentrennung

    in a free manner; with·out re·straint or compulsion; abundantly; gra·tu·i·tous·ly

    Aussprache

Favoriten