Tom oldukça akıcı biçimde Fransızca konuştu.
- Tom spoke French quite fluently.
Fransızcayı akıcı biçimde konuşabilmeyi istiyorum.
- I want to be able to speak French fluently.
Akıcı bir biçimde Fransızca konuşuyor gibi görünüyorsun.
- You seem to speak French fluently.
Fransızcayı akıcı bir biçimde konuşuyor musun?
- Do you speak French fluently?
O bir Amerikalı, ama o Japonya'da doğmuş ve büyümüş olduğu için, oldukça akıcı bir şekilde Japonca konuşabiliyor.
- He is an American, but as he was born and brought up in Japan, he can speak Japanese quite fluently.
David Fransızcayı akıcı bir şekilde konuşabilir.
- David can speak French fluently.