Bugün ütopya gerçekleşebilir bir imkansızlık anlamına geliyor.
- Utopia today means a realisable impossibility.
O, onun ne söylediğini anlamayı olanaksız buldu.
- She found it impossible to understand what he was saying.
Bu görevi tamamlamak benim için olanaksız.
- This task is impossible for me to accomplish.
Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Prime numbers are like life; they are completely logical, but impossible to find the rules for, even if you spend all your time thinking about it.
Bir ayda işi tamamen bitirmek imkansız.
- It is utterly impossible to finish the work within a month.
Meeting the deadline is an impossibility; there is no way we can be ready in time.
If we work together, we can achieve the impossible!.