Japonya'da yedi yılı boyunca, ciddi olarak Japonca çalıştı.
- During his seven years in Japan, he studied Japanese in earnest.
Roger bulabildiği herhangi bir işte gün boyunca çalıştı.
- Roger worked at any job he could find during the day.
Ders süresince telefonu çaldı.
- Her cellphone rang during class.
Onun odasına girdiğimde, golf oynadığı yirmi yıl süresince kazandığı çok sayıda kupayı bana gösterdi.
- When I went into his room, he showed me the numerous trophies he had won during the twenty years he had played golf.
O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil.
- She is never online, even during her vacation.
Onun konuşması sırasında öğrenciler istekli olarak dinlediler.
- The pupils listened eagerly during his speech.
O, yolculuğu esnasında bir günlük tuttu.
- He kept a diary during the trip.
Birçok köylü kuraklık esnasında öldü.
- Many peasants died during the drought.