I saw Yoshida for the first time in five years.
- Ben, beş yıl içinde, ilk kez Yoshida ile görüştüm.
This style of hairdressing first appeared in the early 19th century.
- Kuaförlüğün bu stili 19. yüzyılın başlarında ilk kez görüldü.
Tom's a first-time offender.
- Tom bir ilk kez yakalanan.
Two weeks ago, I visited Disneyland for the first time.
- İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim.
I saw a movie for the first time in two years.
- İki yılda ilk kez bir film izledim.
I saw a movie for the first time in two years.
- İki yılda ilk kez bir film izledim.
She went to Paris for the first time.
- Paris'e ilk kez gitti.