Türkisch - Englisch
Definition von iliklerine im Türkisch Englisch wörterbuch
- soaking up
- immersion, soakage; absorption
- (chemistry) a process in which one substance permeates another; a fluid permeates or is dissolved by a liquid or solid
- ilik
- marrow
- ilik
- {i} pith
- ilik
- {i} buttonhole
- iliklerine kadar
- to the bone
- iliklerine kadar donmuş
- frozen to death
- iliklerine kadar ıslanmak
- to be soaked to the skin
- iliklerine kadar ıslanmış
- wet through
- iliklerine kadar ıslanmış
- soaked to the skin
- iliklerine kadar ıslanmış
- drenched to the skin
- iliklerine kadar ıslanmış
- soaking wet
- iliklerine kadar ıslanmış
- wet to the skin
- ilik
- frog
- ilik
- (Tekstil) button-hole
- ilik
- medulla
- ilik
- button hole
- ilik
- lukewarm
- ilik
- grummet
- ilik
- loop
- ilik
- eye
- ilik
- bone marrow
- ilik
- truculent
- ilik
- becket
- soğuk iliklerine işlemiş
- chilled to the marrow
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von iliklerine im Türkisch Türkisch wörterbuch
- ilik
- Gördek balığına verilen bir başka ad
- ilik
- Giysilerin, yorgan çarşaflarının, yastık kılıflarının vb.nin gereken belirli yerlerine iplikle örülerek, parça geçirilerek veya biye ile yapılan küçük yarık
- ilik
- Kemiklerin iç boşluklarını dolduran yağlı madde
- ilik
- Düğme deliği
- ilik
- Giysi, yorgan çarşafı, yastık kılıfı vb.nin gereken belirli yerlerine iplikle örülerek, parça geçirilerek veya biye ile yapılan küçük yarık
- ilik
- magz
- İLİK
- (Osmanlı Dönemi) Kemiğin içinde bulunan madde
- İLİK
- (Osmanlı Dönemi) t. Elbisenin düğme geçmeye mahsus deliği
- İlik
- (Osmanlı Dönemi) NIKY
Relevante Übersetzungen
iliklerine
Silbentrennung
i·lik·le·ri·neResimler
Historie
Favoriten