Türkisch - Englisch
Definition von ileri görüşlü im Türkisch Englisch wörterbuch
- longsighted
- {a} able to see at a great distance
- seeing long into the future; having the ability to see things far away
- planning prudently for the future; "large goals that required farsighted policies"; "took a long view of the geopolitical issues"
- capable of seeing to a great distance
- Able to see objects at a great distance; hence, having great foresight; sagacious; farseeing
- Able to see objects distinctly at a distance, but not close at hand; hypermetropic
- ileri görüşlü
- farsighted
- ileri görüşlü
- forward looking
- ileri görüşlü
- foreseeing
- ileri görüşlü
- farseeing
- ileri görüşlü
- clear sighted
- ileri görüşlü
- foresighted
- ileri görüşlü
- {s} latitudinarian
- ileri görüşlü
- forwardlooking
- ileri görüşlü
- {s} prescient
- ileri görüşlü foresighted, foresightful, farsighted, prescient
- (person)
Relevante Übersetzungen
Türkisch - Türkisch
Definition von ileri görüşlü im Türkisch Türkisch wörterbuch
- ileri görüşlü
- İleri görüşü olan (kimse)
Relevante Übersetzungen
ileri görüşlü
Silbentrennung
i·le·ri gö·rüş·lüResimler
Historie
Favoriten