His revenue doubled after retirement.
- Onun geliri, emekli olduktan sonra iki katına çıktı.
They need to eat double that amount.
- O miktarın iki katını yemeliler.
My brother eats twice as much as I do.
- Erkek kardeşim benim yediğimin iki katı kadar yemek yiyor.
Your income is about twice as large as mine is.
- Gelirin, benimkinin yaklaşık iki katı kadar büyük.
The population has doubled in the last five years.
- Nüfus son beş yıl içinde iki katına çıkmıştır.
His revenue doubled after retirement.
- Onun geliri, emekli olduktan sonra iki katına çıktı.
I'm doubly disappointed on the lack of improvement from my team.
- Takımımdan iyileşme eksikliği konusunda iki kat fazla hayal kırıklığına uğradım.