ihtiyaç duyma

listen to the pronunciation of ihtiyaç duyma
Türkisch - Englisch
need

I have so many things I don't need. - İhtiyaç duymadığım pek çok şeyim var.

Europe doesn't need anyone. - Avrupa hiç kimseye ihtiyaç duymaz.

requiring
needing

You won't be needing that where you're going. - Gittiğin yerde buna ihtiyaç duymayacaksın.

ihtiyaç duymak
need
ihtiyaç duy
{f} need

They were needed in South America. - Güney Amerika'da onlara ihtiyaç duyuldu.

The families of the factory workers need schools, hospitals, and stores, so more people come to live in the area to provide these services, and thus a city grows. - Fabrika işçilerinin aileleri okul, hastane ve mağazalara ihtiyaç duyar; böylece bu hizmetleri sağlayacak daha fazla insan yaşamak için bu bölgeye gelir ve de bir şehir oluşur.

ihtiyaç duy
{f} needed

She needed fuckin' words of love. - O, kahrolası aşk sözlerine ihtiyaç duyuyordu.

I suddenly needed a car. - Aniden bir arabaya ihtiyaç duydum.

ihtiyaç duymak
depend
ihtiyaç duymak
call for
ihtiyaç duymak
{f} stand
ihtiyaç duymak
to feel a/the need (for)
ihtiyaç duymak
to feel the need (for), to need
Türkisch - Türkisch

Definition von ihtiyaç duyma im Türkisch Türkisch wörterbuch

İhtiyaç duyma
(Osmanlı Dönemi) İRTİFAK
İhtiyaç duymak
muhtaç olmak
İhtiyaç duymak
gereksinmek
ihtiyaç duyma
Favoriten