i̇sti̇dlal

listen to the pronunciation of i̇sti̇dlal
Türkisch - Englisch

Definition von i̇sti̇dlal im Türkisch Englisch wörterbuch

istidlal
deduction, inference
istidlâl
deduct
istidlal
(Osmanlıca) deduction
istidlal
(Osmanlıca) implicate
istidlal etmek
to deduce
istidlâl
consequent
Türkisch - Türkisch
(Hukuk) Delil ile anlama; bir delile dayanarak birşeyden sonuç çıkarma, ...den anlaşılma
(Osmanlı Dönemi) (Dalâl. den) İman ve İslâmiyet yolundan çıkarmağa, dalâlete düşürmeğe çalışmak
istidlâl
(felsefe) Çıkarım
istidlâl
felsefe - Çıkarım
istidlâl
Bir konuda kanıtlara dayanarak sonuç çıkarma
istidlal
Çıkarım
istidlal
Bir konuda kanıtlara dayanarak sonuç çıkarma
istidlâl
(Osmanlı Dönemi) delil getirmek, bir delile dayanarak netice çıkarmak, zihnin eserden müessire veya müessirden esere intikâli
istidlal etmek
Kanıtlara dayanarak bir sonuca varmak
i̇sti̇dlal
Favoriten