Here's the house where he lived.
- İşte onun yaşadığı ev.
Here's some news for you.
- İşte sizin için biraz haber.
There is a silver lining to every dark cloud!
- Her işte bir hayır vardır!
There's a party after work.
- İşten sonra bir parti var.
I didn't get much sleep last night so I was nodding off all day at work.
- Dün gece fazla uyuyamadım bu yüzden bütün gün işte uyukluyordum.
He drinks coffee before work.
- O, işten önce kahve içer.
His mother was already home from work and had supper prepared.
- Annesi işten eve zaten dönmüştü ve hazırlanmış akşam yemeğini yedi.
Shouldn't you be at work already?
- Zaten işte olman gerekmiyor mu?
It seems that she is not pleased with the job.
- İşten memnun değil gibi görünüyor.
See you at work tomorrow.
- Yarın işte görüşürüz.
I didn't get much sleep last night so I was nodding off all day at work.
- Dün gece fazla uyuyamadım bu yüzden bütün gün işte uyukluyordum.
Do you spend more time at home or at work?
- Evde mi yoksa işte mi daha fazla zaman harcarsın?
Here is a letter for you.
- İşte senin için bir mektup.
Here is their photo album.
- İşte onların fotoğraf albümü.