i̇şaretlemek

listen to the pronunciation of i̇şaretlemek
Türkisch - Englisch
put a tick
işaretlemek
mark

There was only a simple white cross to mark the soldier's tomb. - Askerin mezarını işaretlemek için yalnızca basit bir beyaz haç vardı.

There is a fence marking the boundary between our yard and the neighbor's. - Bizim ve komşunun avlusu arasındaki sınırı işaretlemek için bir çit vardır.

işaretlemek
sign
işaretlemek
to mark

There was only a simple white cross to mark the soldier's tomb. - Askerin mezarını işaretlemek için yalnızca basit bir beyaz haç vardı.

işaretlemek
note
işaretlemek
tick
işaretlemek
score
işaretlemek
tick off
işaretle
(Bilgisayar) check
işaretle
(Bilgisayar) flag
işaretleme
(Askeri) plotting
işaretleme
notation
işaretleme
point
işaretleme
laying out
işaretleme
(Bilgisayar) uncheck
işaretlemek
flag
işaretlemek
beacon
işaretlemek
(Dilbilim) check off
işaretle
{f} mark

Mark the right answer. - Doğru cevabı işaretleyin.

The teacher is busy marking papers. - Öğretmen kağıtları işaretlemekle meşgul.

işaretle
{f} marking

What do these markings mean? - Bu işaretlemeler ne anlama geliyor?

The teacher is busy marking papers. - Öğretmen kağıtları işaretlemekle meşgul.

işaretle
{f} beacon
işaretle
{f} marked

The cattle are marked with brands. - Sığırlar damgalarla işaretlenirler.

I marked your birthday on my calendar. - Takvimimde doğum gününü işaretledim.

işaretleme
signalling
işaretlemek
plot
düzeltme iptalini işaretlemek
stet
işaretle
scribe
işaretle
{f} tick
işaretleme
(Hukuk) demarcation
işaretleme
marking

The teacher is busy marking papers. - Öğretmen kağıtları işaretlemekle meşgul.

What do these markings mean? - Bu işaretlemeler ne anlama geliyor?

işaretleme
(Nükleer Bilimler) labeling
işaretleme
cancel
kaynakçayı işaretlemek
(kitap) reference
kulağını işaretlemek
earmark
kırmızı işaretlemek
rubricate
listede işaretlemek
prick out
listede işaretlemek
prick
plân üzerinde işaretlemek
plot
çizici ile işaretlemek
scribe
Türkisch - Türkisch

Definition von i̇şaretlemek im Türkisch Türkisch wörterbuch

işaretlemek
Belirtecek biçimde hareket etmek
işaretlemek
Bir şeye işaret koymak, bir şeyi işaretle belirtmek: "... gazetesini muhtelif renkli kalemlerle işaretlermiş ve itinayla saklarmış."- A. Ş. Hisar
işaretlemek
Belirtecek biçimde hareket etmek: "O bir iki sözcükle bildiğini işaretlemek isterdi."- Ç. Altan
işaretlemek
Bir şeye işaret koymak, bir şeyi işaretle belirtmek
işaretleme
İşaretlemek işi
i̇şaretlemek
Favoriten