işitme duyusu

Türkisch - Englisch

Definition von işitme duyusu im Türkisch Englisch wörterbuch

sense of hearing

The kid has a keen sense of hearing. - Çocukların keskin bir işitme duyusu var.

hearing

Tom has good hearing. - Tom'un iyi işitme duyusu var.

A blind person's hearing is often very acute. - Kör bir insanın işitme duyusu genellikle çok keskindir.

{i} ear

ear(1)

Türkisch - Türkisch

Definition von işitme duyusu im Türkisch Türkisch wörterbuch

işitim

Silbentrennung

i·şit·me du·yu·su