There was only a simple white cross to mark the soldier's tomb.
- Askerin mezarını işaretlemek için yalnızca basit bir beyaz haç vardı.
There is a fence marking the boundary between our yard and the neighbor's.
- Bizim ve komşunun avlusu arasındaki sınırı işaretlemek için bir çit vardır.
There was only a simple white cross to mark the soldier's tomb.
- Askerin mezarını işaretlemek için yalnızca basit bir beyaz haç vardı.
The cattle are marked with brands.
- Sığırlar damgalarla işaretlenirler.
The teacher is busy marking papers.
- Öğretmen kağıtları işaretlemekle meşgul.
The teacher is busy marking papers.
- Öğretmen kağıtları işaretlemekle meşgul.
This dog breed has very special markings.
- Bu köpek ırkının çok özel işaretleri var.
I marked your birthday on my calendar.
- Takvimimde doğum gününü işaretledim.
The cattle are marked with brands.
- Sığırlar damgalarla işaretlenirler.
There is a fence marking the boundary between our yard and the neighbor's.
- Bizim ve komşunun avlusu arasındaki sınırı işaretlemek için bir çit vardır.
What do these markings mean?
- Bu işaretlemeler ne anlama geliyor?