Keep the kids indoors.
- Çocukları içeride tutun.
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
We are eating breakfast indoors.
- Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Do you wear shoes indoors?
- İçeride ayakkabı giyer misin?
Tom should be here within fifteen minutes.
- Tom on beş dakika içerisinde burada olmalı.
The police were at Tom's door within three minutes after the phone call.
- Telefon aramasından sonra üç dakika içerisinde polisler Tom'un kapısındaydılar.