I think it's sad to have no friends.
- Sanırım hiç arkadaş olmaması iç karartıcı.
I think it's sad to not have any friends.
- Sanırım hiç arkadaşının olmaması iç karartıcıdır.
It's a very gloomy day.
- Çok iç karartıcı bir gün.
The outlook for the defense program is dismal.
- Savunma programı için görünüm iç karartıcıdır.
Living the kind of life that I live is senseless and depressing.
- Benimki gibi bir hayat yaşamak manasız ve iç karartıcı.
That sounds depressing.
- O iç karartıcı görünüyor.