Geç kaldığım için üzgünüm.
- I'm sorry to be late.
Üzgünüm, mantıların tümü bitti.
- I'm sorry, we're all out of manti.
Affedersiniz ama bu video artık mevcut değil.
- I'm sorry, but it's no longer available.
Affedersiniz, onu tekrar söyler misiniz?
- I'm sorry, could you say that again?