hurt; wounded; insulted, offended; damaged

listen to the pronunciation of hurt; wounded; insulted, offended; damaged
Englisch - Türkisch

Definition von hurt; wounded; insulted, offended; damaged im Englisch Türkisch wörterbuch

injured
yaralı

O, yerde yaralı yatıyordu. - He lay injured on the ground.

Yaralı adam yardım için bağırdı. - The injured man cried for help.

injured
halel gelmek
injured
yaralanmış

Bir trafik kazasında ciddi biçimde yaralanmıştı. - He was seriously injured in a traffic accident.

Doktor kazada yaralanmış dört kişiyi kurtardı. - The doctor saved the four people injured in the accident.

injured
{f} yarala

Kazada çok sayıda turist yaralandı. - A number of tourists were injured in the accident.

Başka hiç kimse yaralanmadı. - No one else was injured.

injured
{f} incit

Tom tenis oynarken sırtını incitti. - Tom injured his back playing tennis.

Dans ederken kendini incitti. - She injured herself while dancing.

injured
{s} zarar görmüş
injured
yarali
injured
{f} incit: adj.yaralı
injured
{s} dargın
injured
yaralılar

Yaralıları tıbbi tedavi için kilisede toplayın. - Gather your injured at the church for medical treatment.

Yaralılar ne kadar kan kaybetti? - How much blood has the injured lost?

injured
{f} yarala: adj.yaralı
injured
{s} kırgın
injured
{s} inciniş
Englisch - Englisch
{s} injured
hurt; wounded; insulted, offended; damaged
Favoriten