O çok güzeldir, daha neyse çok akıllıcadır.
- She is very beautiful, and what is more, very wise.
Ne güzel bir gökkuşağı!
- What a beautiful rainbow!
Buz pateni zarif ve güzel olabilir.
- Ice skating can be graceful and beautiful.
O güzel ve ayrıca çok zarif.
- She is beautiful, and what is more, very graceful.
O en güzel çiçekten hoşlanır.
- He likes the most beautiful flower.
Tom sadece güzel kızlardan hoşlanıyor.
- Tom likes only beautiful girls.
Gökyüzünün harika rengi az sonra yok oldu.
- The beautiful color of the sky soon faded away.
Aşk harika ve güzeldir.
- Love is wonderful and beautiful.
O güzel değildi ama onun büyük, nazik kahverengi gözleri ve tatlı bir gülümsemesi vardı.
- She wasn't beautiful, but she had big, kind brown eyes and a sweet smile.
Leyla şimdiye kadar tanıdığım en tatlı ve en güzel kızdı.
- Layla was the sweetest and most beautiful girl I have ever met.
Beautiful! What a catch! (referring to an athlete catching a ball).