hostes

listen to the pronunciation of hostes
Türkisch - Englisch
cabin attendant
stewardess

At last she got a job as a stewardess. - Sonunda bir hostes olarak bir iş buldu.

A stewardess was saved from the wreckage. - Bir hostes enkazdan kurtarıldı.

flight attendant
hostess

Tom danced with the hostess of the party. - Tom partinin hostesiyle dans etti.

Let's drink to our charming hostess! - Çekici hostesimize içelim!

air hostess

He married an air hostess. - O, bir hostesle evlendi.

stewardess, air hostess
stewardess, hostess (on an airplane, ship etc.)
airhostess
clippie
hostes (uçakta)
stewardess
erkek hostes
steward
uçakta ıngilizce konuşabilen hostes var mı
Is there an English speaking stewardess on board
Türkisch - Türkisch
(Osmanlı Dönemi) ing. Umumi taşıtlarda, daha ziyade uçaklarda yolcuları ağırlayan kız veya kadın
Katılanları ağırlayan, onlara kılavuzluk eden bayan
Taşıtlarda ve özellikle uçaklarda yolcu ağırlayan bayan
Yardımcı (bayan)
Bir topluluk, kongre vb. yerlerde katılanları ağırlayan, onlara kılavuzluk eden bayan
hostes
Favoriten