Tom, Mary'ye umutsuzca aşık.
- Tom is hopelessly in love with Mary.
O umutsuzca romantik.
- He is hopelessly romantic.
Tom onun ümitsiz olduğunu biliyordu.
- Tom knew that it was hopeless.
Lee durumun ümitsiz olduğunu kabul etmedi.
- Lee did not agree that the situation was hopeless.
Ummak bir strateji değildir.
- Hope is not a strategy.
Öğrencileriniz bize yeni umut verdi.
- Your students have given us new hope.
Haber umutlarımızı yıktı.
- The news dashed our hopes.
Sanırım bu umut etmek için çok fazlaydı.
- I guess it was too much to hope for.
Ona bunun umutsuz olduğunu söyle.
- Tell her this is hopeless.
Onun hepsi çok umutsuz.
- It's all so hopeless.
Artık bütün yapabileceğimiz Tom'un yapmaya söz verdiği şeyi yapmasını ümit etmektir.
- All we can do now is hope that Tom does what he's promised to do.
Bütün yapabileceğimiz ümit etmektir.
- All we can do is hope.
Hasta ümitsiz bir hasta.
- The patient is sick beyond all hope.
Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.
- Hope is when you suddenly run to the kitchen like a mad man to check if the empty chocolate cookie box you just finished an hour ago is magically full again.
Umarım çok uzun süre beklemek zorunda değiliz.
- I hope we don't have to wait too long.
Emi'nin yakında ortaya çıkacağını umuyorum. Onu beklemekten usandım.
- I hope that Emi will appear soon. I'm tired of waiting for her.
Tom için yüksek emellerim var.
- I have high hopes for Tom.
Yakıda iyileşecek mi? Öyle umuyorum.
- Will he recover soon? I hope so.
Suzy Tom'un ona çıkma teklif edeceğini umuyor.
- Suzy hopes that Tom will ask her out.
Umarım beklentilerinize göre yaşayabiliriz.
- I hope we can live up to your expectations.
We still have one hope left: my roommate might see the note I left on the table.
I still have some hope that I can get to work on time.
But now abideth faith, hope, love, these three; and the greatest of these is love. (1Cor. 13:13).
A hopeless cause.
I am a woman, friendless, hopeless. -Shakspeare.