homoerotic

listen to the pronunciation of homoerotic
Englisch - Türkisch
(Tıp) homoerotik
{s} homoseksüel
{s} eşcinsel
(Tıp) Homoerotizm'le ilgili
homosexual
eşcinsel

Tom eşcinsel değildi ama Tom'un arkadaşları Tom'un kız arkadaşına Tom'un bir eşcinsel olduğunu söyledi. - Tom wasn't homosexual, but Tom's friends told Tom's girlfriend Tom was gay.

Ben eşcinsel bir kadınım. - I'm a homosexual woman.

homosexual
{i} homoseksüel

Leyla, Sami'nin homoseksüel olduğunu düşünüyordu. - Layla thought Sami was homosexual.

Onun hizmetçilerinden ikisi ile homoseksüel ilişkisi olduğu söyleniyor. - It was said that he had homosexual relations with two of his servants.

homosexual
(Tıp) Aynı cinse karşı cinsel arzu taşıyan kimse, Homoseksüel
homosexual
i., s. homoseksüel, eşcinsel
homosexual
(Tıp) Homoseksüelliğe ait
Englisch - Englisch
Pertaining to homosexual love or desire
Arousing a homosexual desire
homosexual
Homoerotic is used to describe things such as films, literature, and images intended to be sexually appealing to homosexual men
{s} of attraction to the same sex
of or concerning homosexual love
homoerotic
Favoriten