hocke

listen to the pronunciation of hocke
Deutsch - Türkisch
(Turnen) a) cömelme b) (Sprung) kapall atlama °n (a. sich ^) l. cömelip otur-mak
(in e-n Winkel) büzülüp oturmak 3; F oturmak -r m arkaliksiz iskemle; tabure
l. agr. demet yi^ini
çömel
Englisch - Türkisch

Definition von hocke im Englisch Türkisch wörterbuch

shock
şok

Oğlunun kazada yaralandığı haberi ona büyük bir şoktu. - The news that her son was injured in the accident was a great shock to her.

Haberi duysa, şoka girer. - If he should hear the news, he would be shocked.

crouch
{f} çökmek
shock
(Biyokimya) çarpılım
crouch
çömelmek
crouch
sinmek
crouch
çömel

Tom'un yanına çömeldiler. - They crouched down beside Tom.

O, kapının yanında çömeldi. - She crouched down by the gate.

shock
tahıl balyaları
shock
{f} sars

Herkes sarsılmış görünüyordu. - Everyone looked shocked.

Biz onun ani ölümünden oldukça sarsıldık. - We were quite shocked by her sudden death.

shock
darbe

Bu saat darbeye dayanıklı. - This watch is shock-proof.

shock
demet yığını
crouch
(isim) çömelme
crouch
{f} büzülmek
crouch
{i} çömelme
shock
{f} elektrik çarpmak
shock
{f} elektrik şoku vermek
shock
{i} çalı gibi gür saç
shock
{i} utanç