hochbegabt

listen to the pronunciation of hochbegabt
Deutsch - Türkisch
son derece yetenekli
Englisch - Türkisch

Definition von hochbegabt im Englisch Türkisch wörterbuch

gifted
yetenekli

O çok kabiliyetli ve yetenekliydi. - He was very gifted and talented.

Onun yetenekli bir sanatçı olduğundan şüphe etmeye yer yok. - There is no room to doubt that he is a gifted artist.

gifted
{s} kabiliyetli

O çok kabiliyetli ve yetenekliydi. - He was very gifted and talented.

gifted
doğuştan kabiliyetli
gifted
üstün yetenekli

Tom çok üstün yetenekli. - Tom is very gifted and talented.

highly gifted
üstün yetenekli
gifted
Allah vergisi yeteneği olan, yetenekli
gifted
{s} ileri zekâlı
gifted
üstün zekalı/yetenekli
gifted
{s} yetenekli, istidatlı
gifted
{s} becerikli
highly gifted
kabiliyetli
highly gifted
çok yetenekli
highly gifted
ileri zekâlı
Deutsch - Englisch
highly talented
highly gifted
gifted