The waitress serving us at the diner was exhausted and stressed.
- Bize lokantada hizmet eden garson bitkin ve stresli idi.
My brother wanted to join the army but because of a heart condition he was judged unfit to serve.
- Kardeşim orduya katılmak istedi ama bir kalp rahatsızlığı nedeniyle hizmet etmek için uygun olmadığına karar verildi.
We must always try to serve others.
- Her zaman başkalarına hizmet etmeye çalışmalıyız.
We are looking forward to serving you again.
- Size tekrar hizmet etmeyi sabırsızlıkla bekliyoruz.
In the recent years, the reputation of serving as a soldier has steadily been lowered.
- Son yıllarda, bir asker olarak hizmet etmenin itibarı sürekli düşürüldü.
We reserve the right to refuse service to anyone.
- Biz birine hizmet etmeyi reddetme hakkını saklı tutuyoruz.