hit with a missile from a weapon

listen to the pronunciation of hit with a missile from a weapon
Englisch - Türkisch

Definition von hit with a missile from a weapon im Englisch Türkisch wörterbuch

hit
{i} vurma

Mary ona vurmadığı için Tom şanslıydı. - Tom was lucky that Mary didn't hit him.

Fırtına vurmadan önce eve varmayacağımızı asla bir an düşünmedim. - I never for a moment imagined we wouldn't get home before the storm hit.

hit
{f} yumruk atmak
hit
vurgun
hit
çok sevilen
hit
uyuşmak
hit
yakalama
hit
patlatmak
hit
darbe
hit
çarptırmak
hit
{f} vur

Richter ölçeğine göre 8.9 şiddetinde bir deprem, Japonya'yı vurdu ve ağır bir tsunamiye sebep oldu. - An earthquake, 8.9 on the Richter scale, hits Japan and causes a massive tsunami.

Zamanında vuruş olmasaydı, bizim takım oyunu kaybetmiş olurdu. - If it had not been for his timely hit, our team would have lost the game.

hit
tokat
hit
yumruk

Ooo! Yukiko! O acıtıyor! Bana yumruklarınla vurmaktan vazgeç! - Ow! Yukiko! That hurts! Quit hitting me with your fists!

Sami iki yumrukla Layla'yı dövdü. - Sami hit Layla with both fists.

hit
götürmek

bir kızı götürmek.

hit
{i} laf çaktırma
hit
{i} başarı

Onun son oyunu büyük bir başarıydı. - His last play was a big hit.

Onların konseri büyük bir başarıydı. - Their concert was a big hit.

hit
{f} varmak
hit
muvaffakıyet
hit
{i} şans

Araba çocuğa çarptığında şans eseri karşılaştım. - I happened along when the car hit the boy.

Tom sana çarpmadığı için şanslısın. - You're lucky Tom didn't hit you.

hit
taş/hit/vuruş
hit
argo üstün başarı sağlamak
Englisch - Englisch
pip
shoot
hit
shoot-
hit with a missile from a weapon

    Silbentrennung

    hit with a mis·sile from a weap·on

    Türkische aussprache

    hît wîdh ı mîsıl fırm ı wepın

    Aussprache

    /ˈhət wəᴛʜ ə ˈməsəl fərm ə ˈwepən/ /ˈhɪt wɪð ə ˈmɪsəl fɜrm ə ˈwɛpən/
Favoriten