hidden; kept from sight; secreted

listen to the pronunciation of hidden; kept from sight; secreted
Englisch - Türkisch

Definition von hidden; kept from sight; secreted im Englisch Türkisch wörterbuch

concealed
gizlenen
concealed
görünmez
concealed
kapanmak
concealed
gizli
concealed
saklı
concealed
gizle(mek)
concealed
gizle

O, bir tezgahtar olduğu gerçeğini gizlemişti. - She concealed the fact that she used to be a salesgirl.

Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi. - Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work.

concealed
{f} gizle: adj.gizli
concealed
{f} gizle: adj.gizlenen
concealed
{s} gizlenmiş

Tom gizlenmiş bir silah taşıyordu. - Tom was carrying a concealed weapon.

Englisch - Englisch
concealed
hidden; kept from sight; secreted
Favoriten