hiç kimsecikler

listen to the pronunciation of hiç kimsecikler
Türkisch - Englisch
not a bloody soul
hiç kimse
anybody

Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody. - Herkes bir aydır, ve hiç kimseye göstermediği karanlık bir yüzü vardır.

Why doesn't anybody answer? - Neden hiç kimse cevaplamıyor?

hiç kimse
no one

No one understands that. - Onu hiç kimse anlamıyor.

No one understands me. - Hiç kimse beni anlamıyor.

hiç kimse
nobody

Mary has nobody to talk with, but she doesn't feel lonely. - Mary'nin konuşacak hiç kimsesi yok fakat o kendini yalnız hissetmiyor.

Nobody lives in this house. - Bu evde hiç kimse yaşamıyor.

hiç kimse
anyone

Tom doesn't make exceptions for anyone. - Tom hiç kimse için ayrım yapmaz.

They said they hadn't seen anyone. - Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.

hiç kimse
none

A friend to all is a friend to none. - Herkes için bir arkadaş hiç kimse için bir arkadaştır.

None can do it as good as Tom can. - Hiç kimse onu Tom'un yapabildiği kadar iyi yapamaz.

hiç kimse
never a one
hiç kimse
noone
hiç kimse
(used with a negative verb) no one, nobody; anyone, anybody
hiç kimse
no man

No man can be a patriot on an empty stomach. - Hiç kimse boş mideyle vatansever olamaz.

No man is without his faults. - Hiç kimse hatasız değildir.

hiç kimse
nobody, no one; anybody, anyone
hiç kimse
not a soul
Türkisch - Türkisch

Definition von hiç kimsecikler im Türkisch Türkisch wörterbuch

Hiç kimse
kimsecik
Hiç kimse
kimsecikler
hiç kimse
Ortalıkta görünmeyen, bulunmayan insan
hiç kimsecikler
Favoriten