hazırlanıyor

listen to the pronunciation of hazırlanıyor
Türkisch - Englisch
(Bilgisayar) preparing

Magdalena and Lech are preparing for their Polish exams. - Magdalena ve Lech, Lehçe sınavlarına hazırlanıyorlar.

My wife and I are preparing to retire. - Karım ve ben emekli olmak için hazırlanıyoruz.

preparing for
hazırla
prepare

You should prepare for the worst. - En kötüsü için hazırlanmalısın.

I have to prepare for the test in English. - İngilizce test için hazırlanmak zorundayım.

hazırla
{f} priming
hazırla
{f} steel
hazırla
{f} preparing

Magdalena and Lech are preparing for their Polish exams. - Magdalena ve Lech, Lehçe sınavlarına hazırlanıyorlar.

She is busy preparing for the trip. - O yolculuk için hazırlanmakla meşgul.

hazırla
concoct
hazırla
drawn up

He has drawn up a will. - O, bir vasiyetname hazırladı.

hazırla
{f} prepared

In order to give him a surprise on his birthday, I prepared a fantastic cake. - Ona doğum gününde bir sürpriz yapmak için, ben harika bir pasta hazırladım.

Tom prepared dinner by himself. - Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.

hazırlanıyor
Favoriten