hazırlan

listen to the pronunciation of hazırlan
Türkisch - Englisch
get ready

Tom wondered how many hours it took Mary to get ready for the party. - Tom parti için hazırlanmasının Mary'nin kaç saatini aldığını merak etti.

Get ready for the trip at once. - Yolculuk için derhal hazırlan.

got ready
hazırla
prepare

You should prepare for the worst. - En kötüsü için hazırlanmalısın.

I have to prepare for the test in English. - İngilizce test için hazırlanmak zorundayım.

hazırla
{f} priming
hazırla
{f} steel
hazırla
{f} preparing

She is busy preparing for the trip. - O yolculuk için hazırlanmakla meşgul.

She is busy preparing for an examination. - O, sınava hazırlanmakla meşgul.

hazırla
concoct
hazırla
drawn up

He has drawn up a will. - O, bir vasiyetname hazırladı.

hazırla
{f} prepared

Tom was well prepared for the exam. - Tom sınav için iyi hazırlandı.

In order to give him a surprise on his birthday, I prepared a fantastic cake. - Ona doğum gününde bir sürpriz yapmak için, ben harika bir pasta hazırladım.

hazırlan
Favoriten