Man is the only animal that can laugh.
- İnsan gülebilen tek hayvandır.
They saw a strange animal there.
- Onlar orada garip bir hayvan gördü.
It was a strange beast.
- O tuhaf bir hayvandı.
He raged like a wild beast.
- O, vahşi bir hayvan gibi kudurdu.
I don't eat meat, shellfish, poultry or gravy.
- Ben et, kabuklu deniz ürünleri, kümes hayvanları ya da et suyu yemem.