having to do with the inner part of something

listen to the pronunciation of having to do with the inner part of something
Englisch - Türkisch

Definition von having to do with the inner part of something im Englisch Türkisch wörterbuch

interior
{i}

İç dekorasyon üzerine harika bir iş yaptın. - You've done a wonderful job on the interior decoration.

Onun iç dekaratör olma özlemleri var. - She has aspirations to become an interior decorator.

interior
{s} dahili
interior
{s} içten
interior
{i} içerisi

Evin içerisi çok cazipti. - The interior of the house was very attractive.

interior
içerde
interior
içerisinde
interior
{i} iç dünya
interior
{s} ülke içi
interior
{s} içerideki, iç, dahili
interior
interior decoration iç dekorasyon
interior
(isim) iç, içerisi, iç dünya, içişleri
interior
(Tıp) İç tarafta, içte
interior
(Diş Hekimliği) iç,içinde, iç tarafında
interior
{i} iç yerler, iç kısım
interior
(Tıp) İç, dahili
interior
{i} iç, dahil
interior
iç yerlere ait
interior
{s} içteki
Englisch - Englisch
interior
to do with
Related or relevant to

She says she doesn't want anything to do with him anymore.

having to do with the inner part of something

    Silbentrennung

    ha·ving to do with the in·ner part of some·thing

    Türkische aussprache

    hävîng tı du wîdh dhi înır pärt ıv sʌmthîng

    Aussprache

    /ˈhavəɴɢ tə ˈdo͞o wəᴛʜ ᴛʜē ˈənər ˈpärt əv ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ˈhævɪŋ tə ˈduː wɪð ðiː ˈɪnɜr ˈpɑːrt əv ˈsʌmθɪŋ/
Favoriten