Tom birçok kez vuruldu.
- Tom has been shot multiple times.
Bu kitap birçok dilde yazılmıştır.
- This book is written in multiple languages.
Tom'un multipl sklerozu var.
- Tom has multiple sclerosis.
Birden fazla sorunumuz var gibi görünüyor.
- It seems we have more than one problem.
Onun önünde aynı anda birden fazla soruna sahip olmak onu sinirlendirir,üzer ve çileden çıkarır.
- To have more than one problem before him at one time makes him irritable, upset and exasperated.
Tom Mary'ye çoktan seçmeli testleri nasıl geçeği konusunda biraz tavsiye verdi.
- Tom gave Mary some advice on how to pass multiple-choice tests.
Tom'un birden çok yeteneği vardır.
- Tom has multiple talents.