hastalıkları

listen to the pronunciation of hastalıkları
Türkisch - Englisch
diseases
plural of disease
bacterial diseases fungal diseases protozoal diseases viral diseases
hastalık
disease

He is suffering from an aggravated disease. - O, ağır bir hastalıktan acı çekiyor.

Doctors suggest drugs to fight diseases. - Hastalıklarla mücadele etmek için doktorlar ilaçlar öneriyor.

hastalık
sickness

She is absent because of sickness. - O, hastalıktan dolayı mevcut değil.

Sickness kept me from attending the party. - Hastalık partiye katılmamı engelledi.

hastalık
illness

Illness prevented me from going to school. - Hastalık okula gitmemi engelledi.

I could not go to the party because of illness. - Hastalık nedeniyle partiye gidemedim.

hastalıkları sınıflandırma bilimi
nosology
hariciye hastalıkları uzman hekimi
Minister of Foreign Affairs of disease specialist
hayvan ve bitki hastalıkları
(Hukuk) animal and plant diseases
hastalık
ailment
hastalık
{i} ill

I could not go to the party because of illness. - Hastalık nedeniyle partiye gidemedim.

Illness prevented me from going to school. - Hastalık okula gitmemi engelledi.

hastalık
{i} complaint
hastalık
infirmity
Hastalık
(Tıp) morbus
hastalık
malady
hastalık
invalidity
hastalık
lurgy
kadın hastalıkları uzmanı
gynecologist
hastalık
distemper
hastalık
infirm
beyin hastalıkları
(Tıp) brain diseases
cilt hastalıkları
(Tıp) cutaneus disorders
cilt hastalıkları
(Tıp) dermatologic disorders
cilt hastalıkları uzmanı
(Tıp) dermatologist
damar hastalıkları
(Tıp) vascular diseases
damar hastalıkları
coronary disease
eklem hastalıkları
(Tıp) joint diseases
hastalık
invalidism
hastalık
patho

Tom is a pathological liar. - Tom hastalık düzeyinde bir yalancıdır.

hastalık
fetish
hastalık
mania
hastalık
affliction
hastalık
blight
hastalık
fever

Spring fever is not a disease. - Bahar yorgunluğu bir hastalık değildir.

Fever indicates sickness. - Ateş hastalık gösterir.

kalp hastalıkları
(Tıp) heart diseases
kemik hastalıkları
(Tıp) bone diseases
meme hastalıkları
(Tıp) breast diseases
mide hastalıkları
(Tıp) stomach diseases
ruh ve sinir hastalıkları
(Tıp) neurological disorders
solunum yolu hastalıkları
(Tıp) respiratory tract diseases
tiroid hastalıkları
(Tıp) thyroid diseases
hastalık
passion
hastalık
disorder
hastalık
trouble
hastalık
infection
hastalık
murrain
Hastalık
(Tıp) nosema
hastalık
affection
hastalık
bout
Hastalık
(Tıp) mal
Hastalık
medical condition
Hastalık
(Tıp) malum
göz hastalıkları kliniği
ophthalmology clinic
göğüs hastalıkları
(Tıp, İlaç) Thoracic medicine

The department of thoracic medicine has trained many doctors, nurses and scientists.

göğüs hastalıkları servisi
pulmonary diseases service
hastalık
bad blood
hastalık
sickness, illness, disorder, complaint, trouble; disease, malady; addiction, passion
idrar yolları hastalıkları, üroloji
urinary tract diseases, urology
kalp hastalıkları
heart disease
ruh ve sinir hastalıkları
Mental and neurological diseases
çocuk hastalıkları uzmanı
pediatric specialist
akıl hastalıkları
alienism
akıl hastalıkları
mental disorders
akıl hastalıkları bilim dalı
psychiatry
akıl hastalıkları uzmanı
alienist
akıl hastalıkları uzmanı
psychiatrist

She called the psychiatrist. - O, akıl hastalıkları uzmanını çağırdı.

ayak hastalıkları bilim dalı
podiatry
ayak hastalıkları uzmanı
podiatrist
ayak hastalıkları uzmanı
chiropodist
bildirilebilir hayvan hastalıkları
(Hukuk) notifiable animal diseases
burun hastalıkları
(Tıp) nose diseases
burun hastalıkları bilimi
rhinology
cilt hastalıkları tedavisi
(Tıp) dermatotherapy
deri hastalıkları uzmanı
dermatologist
duodenum hastalıkları
(Tıp) duodenal diseases
endokrin hastalıkları
(Tıp) endocrine diseases
göğüs hastalıkları ilacı
pectoral
göğüs hastalıkları için kullanılan
pectoral
göğüs hastalıkları/sayrılıkları
chest diseases, thoracic diseases
hastalık
sickness, illness; ill health
iç hastalıkları
internal diseases dahiliye
kadın hastalıkları
gynecological diseases
kadın hastalıkları
gynaecological diseases
kadın hastalıkları bilim dalı
gynaecology [Brit.]
kadın hastalıkları bilim dalı
gynecology
kadın hastalıkları tedavisi
gyniatrics
karaciğer hastalıkları uzmanı
hepatologist
kemik iliği hastalıkları
(Tıp) bone marrow diseases
kolon hastalıkları
(Tıp) colonic diseases
kulak burun boğaz hastalıkları bilimi
otology
lenf hastalıkları
(Tıp) lymphatic diseases
mantar hastalıkları
(Tıp) fungus diseases
mide hastalıkları uzmanı
(Tıp) gastrologer
mide hastalıkları uzmanı
gastrologist
omurilik hastalıkları
(Tıp) spinal cord diseases
periferik sinir hastalıkları
(Tıp) peripheral nerve diseases
rektum hastalıkları
(Tıp) rectal diseases
ruh hastalıkları
(Tıp) mental health disorders
sinir hastalıkları uzmanı
neurologist
uterus hastalıkları
(Tıp) uterine diseases
yaşlılık hastalıkları bilimi
gerontology
yaşlılık hastalıkları bilimi
geriatrics
yaşlılık hastalıkları uzmanı
gerontologist
yaşlılık hastalıkları uzmanı
geriatrician
çocuk hastalıkları ile ilgili
pediatric
çocuk hastalıkları ile ilgili
paediatric [Brit.]
Türkisch - Türkisch

Definition von hastalıkları im Türkisch Türkisch wörterbuch

Hastalık
(Hukuk) MARAZ
Hastalık
illet
Hastalık
rahatsızlık
Hastalık
(Osmanlı Dönemi) ATEŞ
Hastalık
(Osmanlı Dönemi) DUNE
hastalık
Bitkilerin yapılarında görülen bozukluk
hastalık
Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla fizyoloji görevlerinin bozulması durumu, sayrılık, maraz, esenlik karşıtı
hastalık
Ruh sağlığının bozulması durumu
hastalık
Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla fizyoloji görevlerinin bozulması durumu, sayrılık, maraz, esenlik karşıtı: "Hastalıktan, doktordan oldum bittim korkarım."- H. Taner
hastalık
Aşırı düşkünlük, tutku
iç hastalıkları
Dâhiliye
iç hastalıkları uzmanı
Dâhiliyeci
kadın hastalıkları
Kadın cinsel organlarını ve bunlarla ilgili hastalıkları inceleyen bilim dalı, jinekoloji
hastalıkları
Favoriten