Sami damaged Layla's reputation.
- Sami, Leyla'nın itibarına hasar verdi.
Maybe I accidentally damaged it.
- Belki ona yanlışlıkla hasar verdim.
The storm did a lot of damage to the crops.
- Fırtına ürünlere çok hasar verdi.
The storm did great damage to her property.
- Fırtına onun malına büyük hasar verdi.